Bilindiği üzere artık hayatımıza normal serbest bölgelerden farklı olarak Türkiye’nin katma değerli ve yüksek teknolojili hizmet ve mal ihracatının artırılması amacıyla İhtisas Serbest Bölgeleri girdi.
Bu doğrultuda 2020 yılı mayıs ayında İstanbul Atatürk Havalimanı Serbest Bölgesi’nin statüsü, İstanbul İhtisas Serbest Bölgesi olarak değiştirilmiştir.
Sonrasında 2635 sayılı “İhtisas Serbest Bölgelerinde Sağlanacak Destekler Hakkında Karar” ve bu karar devamında “2020/4 sayılı Uygulama Usul ve Esasları” ile kanuni alt yapıda oluşturulmuştur.
Yeni nesil ihtisas serbest bölgeleri modeli ile Ar-Ge, katma değer ve yüksek teknoloji içerikli mal ve hizmet üretimi payının artırılması hedeflenmiştir. İlk etapta İstanbul İhtisas Serbest Bölgesi’nde yazılım ve bilişim alanında yatırım yapılacak firmalar için uygulanacak desteklerin ilerleyen dönemlerde diğer yüksek teknoloji ve katma değeri yüksek sektörler için de genişletilecek.
İhtisas serbest bölgesi, katma değerli ürün ve hizmetlerle ihracatın artırılmasına yönelik olarak kurgulandığı için öncelikle buralara gelecek firmalardan belli bir olgunluk seviyesi isteniyor. Bu kapsamda kimler başvurabilir dediğimizde aşağıdaki gibi bir özet yapabiliriz.
- Yurtiçinden;
- Asgari 3 yıl önce kurulmuş,
- Son 3 yılda satışların en az %10’u ihracat kaynaklı
- Bakanlık tarafından belirlenecek ihracat gelirine sahip olmak. (2.250.000 USD)
- Yurtdışından;
- Asgari 3 yıl önce kurulmuş,
- Bakanlık tarafından belirlenecek ihracat gelirine sahip olmak.
Bunun dışında başvuru esnasında firmalardan 5 yıllık bir projeksiyon istenmekte ve ilk yıl için en az 1 milyon USD ihracat hedefi talep edilmektedir. Aynı zamanda takip eden yıllarda bu ihracat rakamının artırılarak devam edilmesi beklenmektedir.
Yazılım ve bilişim firmalarının bir sinerji halinde kümelenmesi hedeflen ihtisas serbest bölgeleri Ar-Ge/Tasarım merkezleri ve Teknoparklardan farklı olarak klasik serbest bölge teşviklerinin yanında çok önemli desteklerde vermektedir.
Mevzuat kapsamında bölgede yer alacak firmalara istihdam edilen 10 personele kadar personel başına yıllık 15 bin dolar, kiralanan arazi ve binalar için 75 bin dolara kadar destek sağlanacaktır. İhtisas serbest bölgelerde yer alan destek ve teşvikleri aşağıdaki gibi özetleyebiliriz;
- 75.000 USD %50’ye kadar kira desteği – 5 Yıl
- 150.000 USD toplam %50’ye kadar 10 Personel Maaş desteği – 5 Yıl
- 20 Yıl Ruhsat Süresi
- %100 Kurumlar Vergisi Muafiyeti
- %100 Personele İlişkin Gelir Vergisi Muafiyeti ( Serbest bölgede çalışan tüm
personeli kapsar )
- %100 KDV ve Damga Vergisi Muafiyeti
- %100 Gümrük Vergisi Muafiyeti
- %35 SGK İşveren Payı Desteği 7 Yıl ( Yatırım Teşvik Belgesi alınması koşuluyla)
Bunun yanında bölge kurucu ve işleticilerinin taahhütlerini eksiksiz ve amaca uygun bir şekilde gerçekleştirmeleri kaydıyla yatırım tutarının %50’sini geçmemek koşuluyla 10 milyon dolara kadar kullanılacak kredilerin faiz/kar payını %50’si kadar destek verilecektir.
Yazılım başta olmak üzere yüksek teknolojili ürün ve hizmet ihracatı artırılması hedeflenen ihtisas serbest bölgelerindeki bu destek ve teşviklerin sektör açısında çok değerli olduğunu değerlendiriyoruz.
Özellikle Ar-Ge Merkezi ve Teknokentlerde belirli bir olgunluğa ulaşmış ihracata yönelik yazılım firmaları için buradaki destek ve teşvikler bölgede oluşacak sinerji ilede çok daha önemli hale gelecektir.
İhtisas serbest bölgelerinin hedeflediği ilk sektör olan bilişim firmaları sektörde kazandığı ivmeyi İhtisas Serbest Bölgeleri modeli ile daha da ileri götüreceği düşünüyoruz.
Can Çelebican